
Önümüzdeki bir kaç hafta boyunca , bu konuyu işleyeceğiz. İlk dersimizde '' Minare bir tarafıma , dünya başka bir tarafıma'' tarzı yazı yazma örneğini inceleyeceğiz. Halk arasında , '' Y**şak , burjuva y*lakası , burjuva özentisi '' gibi sıfatlarla adlandırılan bu yazar tipinin en güzel örnekleri , Zürriyet ve Zilliyet gastelerinde konuşlanmıştır. Genelde memleket meseleleri ile çok anlar ve ilgili gözükürler ancak yazıları birçok sıradan insan için ütopik olarak değerlendirilebilecek bir yaşam tarzını anlatır. Bu akımın en iyi temsilcileri E.Ö. ve S.T. dir . Özellikle E.Ö. , mütamadiyen bakanlar , başkabanlar , Papa , rahmetli John Kennedy , taçsız kral Pele gibi birçok şahısla telefonda görüşür , ve '' telefon çaldı ve arayan başbakandı'' şeklinde cümlelerle bizim gibi başbakanın aramayacağı insancıkların yüreğine su serper ( Başbakan kelimesini istediğiniz herhangi bir önemli isimle değiştirebilirisiniz , ben burada bu örneği kullandım) S.T. ise kendini Amerikalı zanneder bilemiyorum tedavi edilmesi zor bir şizofrenik eğilim yada çoklu kişilik sendromu sanırım ne diyelim acil şifalar . Bu yazarlık akımının en yeni temsilcisi daha birkaç sene önce 3. sınıf ağa dizilerinin kritiğini yapan şimdi ise S.T. cilik oynanan C.S dir. Kendisi , erkek olduğu halde UGG giyer ...Bir de bu akımın bağyan bir temsilcisi vardır ki kendisini yolda görsem gider eve gider abdest alırım o derece ... A.A olarak kısalttığımız bu yaşı geçgin hanım abla , sanki memlekette ne oluyor bitiyor çok koca kıçındaymış gibi birşeyler zırvalar durur , ülke elden gidiyor filan diye kendi gibi mal beyinlinin birini bulur roportaj yapar sonra NYC ye falan kaçar sitresli hayatından uzaklaşmak için
Haydi kuzucuklar , hep beraber örnek yazımızı inceleyeleyim ;
''Geçen hafta sonunu , Büyük Britanya'nın o uçsuz bucaksız at çiftliklerinde , yakın dostum , mirimle polo oynayarak geçirdim ve bütün bu yemyeşil Büyük Britanyanın güzelliklerine rağmen içimden Champ Elysess de boydan boya yürümek akşama doğru ise Bordeaux nun kıymetlı üzüm bağlarında yalın ayak koşmak geldi ne diyeyim bunun üstüne de nefis bir Petrus iyi giderdi. Açıkçası en son gittiğimde tattığım 4800 € luk şişe , gayet cuzi fiyatına rağmen muhteşem bir tat bıraktı nazik damağımda...
Ancak , en değerli varlığım köpeciğim Cincoş'un sağ ön ayağındaki mantar dolayısı ile o kadar aklım Istanbulda kalmıştı ki ne yazık ki Fransa planlarımı bir sonraki haftaya ertelemek durumunda kaldım Ah hayat ne acımasız davranıyor bize değil mi benim canım okuyucularım ....
Bu can sıkıcı durumdan ötürü , bu Londra seyahatimde , Harrods a uğrayamadım..Ama ciciş okuyucularım lütfen bana kırılmasın , en kısa zamanda NYC ye gidip bütün alışveriş tüyolarımı sizinle paylaşacağım...''
Evet , bir sonraki dersimizde , bu akımın hanım ablası konumunda olan A.A. ' yı daha yakından inceleyeceğiz . Birebir kendisinin yazı tipine uygun bir örnekleme yapacağız''
Hiç bir halt anlamadan , hiç bir fikri savunmadan gazetede köşe sahibi olup yılda milyon $ maaş almanın kapılarını size Bohemian Frog açıyor.
You're Welcome ...
2 yorum:
Şu konuşuna bakar mısın ya!!! Kendi arada sırada memleket sınırları içinde .Nerdesin bu arada harbiden sen Eccy?????? Tam kaçak oldun
A.A. Yazısını 4 gozle bekliyorum=) hayyyranıyım biliyorsun
Yorum Gönder